Estetisyen Seçiminde Ün Faktörü

Reklamın kalbi çağımız ticari dünyasının tam ortasında atmaktadır. Küçük bir işletmeden dev firmalara kadar yapılan yatırımlarda büyük bir yüzdeye sahip olan reklam sektörü, hızla gelişmektedir. Ancak ne yazık ki bazı kitlelerce benimsenen ve hiç de hoş olmayan bir anlayış vardır. Reklamın iyisi kötüsü olmaz.

Estetik cerrahi alanında başarılı olmak ve yaptığı estetik operasyonlarla ün kazanmak her doktorun kolayca yakalayabileceği bir şans değildir. Ancak estetik cerrahi dalında hiç adı duyulmamış, tanınmamış doktorları verdikleri uygun fiyatlar nedeniyle tercih etmek de kimi zaman kötü sonuçlara sebep olabilmekte, ortaya çıkan sorunların çözümü size kendi istediğiniz estetik operasyondan çok daha yüksek fiyatlara mal olabilmektedir.

Tabi birde ünün şekli var. Bir estetik cerrahı, ünlü bir isimle yaşadığı aşkla, öldürdüğü hastayla, mahvettiği bir burun ameliyatıyla veya işindeki uzmanlığıyla gündeme gelebilir.

Bu konuda ne yazık ki ülkemizde kulaktan duyma bilgilere güvenilemiyor. Girdiği on ameliyatın sekizinde yaptığı burunları mahveden bir doktor hakkında sekiz kişi yorum yapmazken, başarılı ameliyat geçiren iki kişi çok iyi dediğinde, o iki kişinin çevresindeki insanlar gördükleri ve konuyla ilgisi olan herkese o şahsın estetik cerrahi alanında çok başarılı olduğunu, işinin ehli olduğunu söyleyerek o kişiyi ünlüymüş gibi göstermektedirler.

Gördükleri tek bir buruna rağmen bunu başkalarına aktarırken “ah şekerim görmen lazım, nasıl burunlar yapıyor adam, ne kadar güzel, ne kadar muazzam” gibi tabirler kullan halkımız sayesinde, bir çok insan büyük umutlarla gittiği estetik operasyonlardan hayal kırıklıklarıyla dönmektedir.

Bu nedenle tavsiyemiz, doktorun ismini duyduğunuz insanlara değil, hastası olmuş insanların sözüne itimat ederek doktor seçiminize yön vermeniz ve doktorun sizin istediğiniz operasyonu daha önce kaç kez ve nasıl yaptığı konusunda bilgi edinmenizdir.

Yanıtla